AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, CHP milletvekili Özgür Özel’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında sarf ettiği sözlere sert bir yanıt verdi. Çelik, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, Özel’in sözlerini seviyesizlik olarak nitelendirirken, demokrasi ve siyasetin herkesin kendini ifade edebilmesi için bir alan olduğuna dikkat çekti. Ancak, bu tür ifadelerin sağduyu ve saygı çerçevesinde gerçekleşmesi gerektiğini vurguladı.
Özgür Özel, yapmış olduğu açıklamada, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik eleştirilerde bulundu. Ancak, bu eleştirilerinin içerdiği üslup ve yapılan icraatlara yönelik değerlendirmeler, birçok kişi tarafından tepkiyle karşılandı. Çelik, Özel’in kullandığı ifadelerin siyasetin doğasına aykırı olduğunu ve bu tarzın siyasi tartışmalara hiçbir şekilde katkı sağlamayacağını belirtti. "Siyaset kurumu olarak birimizin diğerine karşı hakareti, ülke gündeminde bir daha asla yer almamalıdır" diyen Çelik, iletişimdeki seviyenin belirleyici olduğunun altını çizdi.
Çelik, aynı zamanda CHP’nin genel tutumunu ve yaklaşımını da eleştirerek, muhalefetin daha yapıcı bir dil kullanması gerektiğini ifade etti. "Eleştiri, bir bakıma doğru bir reklamdir. Ancak bu, hakarete dönüşmemelidir. Özgür Özel’in sözleri toplumu kutuplaştırmak isteyen bir yaklaşımın yansımasıdır" dedi. Özel'in yapmış olduğu açıklamalar, iktidar partisi tarafından sadece bir saldırı olarak değerlendirilmedi; aynı zamanda bu tarz söylemlerin toplumda bir ayrılığa yol açabileceği konusunda ciddi endişeler dile getirildi.
Demokratik bir toplumda, muhalefetin varlığı ve eleştirel bakış açısının değeri yadsınamaz. Ancak, bu muhalefetin saygı çerçevesinde yapılması, özellikle liderler arasında oluşturulan iletişimin kalitesi açısından hayati önem taşır. Çelik, "Siyasi hayatta eleştirel sesler her zaman olacaktır. Fakat bu, hakaret ve seviyesizlik düzeyine inmemelidir. Saygı ve hoşgörü, siyasi iletişimin temel taşları olmalıdır" dedi. Özgür Özel’in kullandığı üslup, muhalefet içinde yer alan bazı kesimlerin de tepkilerine neden oldu. Birçok kişi, kendilerine güvenilir bir muhalefet istediklerini ve bu tarz hakaret niteliğindeki ifadelerin toplumda nefreti artırdığını düşünüyor.
Ayrıca, AK Parti sözcüsü Çelik, sosyal medyanın yanı sıra geleneksel medyanın da bu tür ifadelerin yaygınlaşmasına engel olma açısından önemli bir görev üstlendiğini belirtti. "Haberleri doğru bir şekilde yansıtmak ve muhalefetin sağduyulu bir dil kullanmasına katkı sağlamak, tüm medya kuruluşlarının sorumluluğudur" diyen Çelik, herkesin bu tavrı benimsemesi gerektiğini ifade etti.
Sonuç olarak, bu tür seviyesiz ifadelerin hiç kimseye bir yarar sağlamayacağı ifade ediliyor. Hem siyasette hem de gündelik yaşamda, saygıya dayalı bir iletişim biçiminin benimsenmesinin önemine dikkat çekildi. Tüm bu tartışmalar, siyasi iklimin ne denli değiştiğini ve bu değişimin gelecekte nasıl bir tablo çizeceğini merak konusu haline getirmiştir. Türkiye'yi daha iyi bir yer haline getirebilmek için siyasi kutuplaşmanın önüne geçilmesi ve herkesin saygı temelinde bir iletişim dili geliştirmesi gereklidir.